Acil Hekimi olarak yazmış bulunduğum yazı oldukça geniş bir ilgi topladı.

Sorunlara kendi bakış açım ile yaklaştığım kadar hastaya yardımcı olma konusunda zaman zaman yaşadığımız çaresizliği de dile getirmeye çalışmış idim. Ancak bu yazının bazı yerlerinde  yer alan  sağlığın özelleştirilmesi ile ilgili yorumlarımın yanlış anlaşılmasını istemem.

Sağlık emekçilerinin TÜMÜNE SAYGIM SONSUZ. Özel sektörde çalışanlar ise biliyorum ki ellerini bir anlamda taşın altına  koymuş, ekmeğini kazanmak için kendi öz  emeğine, sermayesine  güvenen insanlar. Burada eleştirmeye çalıştığım özel sektör emekçileri değil HİÇ DEĞİL. Ayrıca burada eleştirmeye çalıştığım gönüllü olarak özel sektörü tercih eden hastalarımız da değil. Hasta doktor seçiminde özgürdür. Ancak sorun devletin kendi hizmetini doğru düzgün vermeyip kişileri özel sektöre gitmek zorunda bırakmasıdır.

Üstelik de bunun  nedeni zaman zaman devletin acil servisine güvenerek gelip de olabilecek imkanların nedense olmamasıdır. Sorun devletin sağlık için ayırdığı bütçedir; parası yetmeyen insanlar için sunması gerekip de sunmadığı hizmettir.

Sorun özel sektörü de geliştirecek olan rekabetin ortada olmamasıdır.

'Devlet sağlık sistemi niçin iyi olmalıdır ?' diye düşünülebilir. 'Nasılsa özel hastaneler; poliklinikler, muayenehaneler hizmet veriyor' denebilir.

Hatta nasılsa mükemmel değil; devlet sağlık sisteminden elini çeksin bile denebilir........

AMA OLMAZ.......

Devlet sağlık hizmetinin tam ortasında olmalı; hem hizmet veren olarak hem de denetleyici olarak.

Devlet sağlık sisteminin tam içinde olmalı ÇÜNKÜ:

Sağlık aslında devlet tarafından kar gözetilmeden bedava olmasa bile olabilecek en ucuz şekilde ve olabilecek en mükemmel şekilde sunulmalıdır.

DİKKATİNİZİ ÇEKERİM burada yemekten, sudan, kıyafetten, arabadan, uçaktan, yattan kattan , mücevherden söz etmiyoruz.

SAĞLIKTAN SÖZ EDİYORUZ.

İNSAN HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİNİN EN TEMEL HAKKINDAN SÖZ EDİYORUZ: SAĞLIK STANDARDI HAKKI ŞÖYLE DER:

'Bu Sözleşmeye Taraf Devletler, herkesin mümkün olan en yüksek seviyede fiziksel ve ruhsal sağlık standartlarına sahip olma hakkını tanır.'

İşte bu nedenle devlet sağlık sisteminin en ortasında en mükemmel şekilde bulunmak zorundadır.

Özel sektör yine olacak kendini var etmeye çalışacak; ama özel sektör var diye devletin kalite standardını düşürmeye hakkı yoktur. Buna hem devlet olarak hakkı yoktur hem de özel sektöre örnek teşkil etme; kaliteyi yukarıya çekme sorumluluğu nedeniyle hakkı yoktur.

Kendisinin sunamadığı hizmeti özel sektörden isteme hakkı kalamaz yoksa. Ve tüm özel sektör sağlık kuruluşlarının devletin sağlık kuruluşlarını örnek aldığını düşünmek bile istemiyorum; NE YAZIK Kİ........

Ve devletin kendisinde olmayna standartları özel hastanelerden beklemesini de HAYRETLE KARŞILIYORUM.

DİKKAT YİNE YANLIŞ ANLAŞILMASIN !!!! Özel sağlık kuruluşlarında kalite yüksek olmayacak demiyorum.

Ben diyorum ki: Kalite devlet kurumlarında ve özel kurumlarda olabildiğinin en iyisi olacak; hasta ondan sonra devlet mecbur bıraktığı için değil de; istediği için seçim yapacak. Bu da hasta yararına olacak :  Rekabet ortamı doğacak; özel sektör daha iyiyi yakalamaya, daha bilimsel olmaya çalışacak. Özgürlükler de kısıtlanmayacak; liberal ekonomiyi savunanlar da atıp tutamayacak. Ve bu sadece devletin sağlık hizmetinde göstermesi gereken tavırla olacak ki; bunu yapmak zaten boynunun borcudur.....

Boynunun borcudur diyerek; devamını getirmek ümidi ile kesiyorum .......

Yorumlarınıza açık tutarak.......

09.02.2011

DEMRE