GECELERİ UYURKEN SİZ NE GİYERSİNİZ YA DA SUSAN SARANDON VE.......
Sabah keyiflerim bitmiş; Fıstık ile gezilmiş …….Yatak yeterince güneşten ve temiz havadan nasibini almış olduğu için toplanabilir artık dedim ama topladığım yatağı yeni baştan dağıttım…..Bu dağıtma sebebi de aklıma Susan Sarandon filmini getirince oturdum başladım gülmeye. Filmde havalı , zengin seksi bir hatun Sarandon. Yok yok yanlış anlaşılmasın; havalı , seksi ve zengin olduğumu çağrıştırmak istemiyorum. Filmin adı yanılmıyorsam DORİS ve BERNARD . Bayan Daisy’ nin şoförü filmine benziyor biraz.
Filmin en çarpıcı sahnelerinden birinde ise Sarandon uşağı daha doğrusu yardımcısı Bernard’ a dönüyor ve havalı bir şekilde güneş gözlüklerini takarken bahçıvanı bir daha görmek istemediğini söylüyor; yani kovmasını…..Bu da ilginç bir vaka çünkü bir gece önce Bernard’ a bahçıvan Patrick’ i odasına istediğini söylemiş….Acımasız duruyor değil mi? Ama sorun başka sabah ta uzaktan Patrick kadına yani patroniçesine; dünyanın en zengin kadınlarından birine daha önce hiç yapmadığı şekilde şirin şirin el sallıyor; hani şu meşhur mesaj ile: ‘ Götürdüm ben seni; ya da elimdesin bebeğim; vazgeçemezsin artık benden’ demek istiyor herhalde….Ama gidiyor işte…..
Ama bunların bu yazının konusu ile alakası yok ki….koptum yine…..şimdi buradan filmin başka sahnelerine ya da başka filmlere dalmadan konuya geleyim…..
Filmin sonlarına doğru bizim kadın artık yaşlanmış ve çok hasta Bernard’a bir sır verip vasiyette bulunuyor. Bazı geceler uyurken, ki çoğunlukla saten gecelikler içinde, muhteşem çarşaflar arasında uyuyor…evet bazı geceler uyurken artık ayağına yatak çorapları giydiğini itiraf ediyor ve aniden ölecek olursa yardımcısından kimse görmeden o çorapları ayağından çıkarmasını istiyor ki rezil olmasın. İşte sabah sabah hatırladığım sahne bu idi.
Çoğunlukla uyurken gecelikler giyerim ve incecik; bazı cinsdaşlarımın yatak kıyafeti olarak giydiği eşofmanlar spor içindir; çok şık olanları ise bazen ev için ama YATAK İÇİN ASLA……Yalnız yaşadığım halde…..En kalın uyku kıyafetim ince bir pijamadır…..onun dışında gecelik ,gecelik ,gecelik lütfen……Canım annemin hazırlattığı doğu usulü yün yorganımın altında zaten üşümek ne mümkün….mis kokulu çarşaflarımın ve bütün gün güneşe doymuş yatağımın içerisinde…..mum ışığımın ışığında bazen; ve radyomdan yayılan klasik müzikler ile…RÜYA GİBİ….
Ancak yataktan çıkınca üstüme sabahlık ya da sırf yatakta okurken ya da çıktığımda giymek için aldığım ince zarif hırkam giyilir. Bir de çok soğuk havalarda yine özel kalın, şık bir çift çorap ayak ucumdaki mini sedirin üstünde hazır bekler…..hani olur ya giyinirken ayacıklarım üşür diye……
İşte sabah yatağı yeniden dağıttım çünkü güzel çorapcıklarımın tekini bulamadım….Fıstık ile dolaştım geldim; yatağım güneşe doymuş ben duşa gireceğim; topladım yatağı yok yok çorap yok……derken aklıma düştü SARANDON başladım gülmeye….sonra mı? çorap bulundu ve yerini aldı canım…yumuşacık ve zarif bir şekilde…..
ÇORAP BULUNDU MUM AKŞAM İÇİN YİNE HAZIRLANDI…Hani şu FISTIK havlar, alarm çalar ben elimde fener kim o diye bağırdığım bembeyaz gecelik de yerinde şimdi…..
Ben mi ben ise üstümde Emoş’ un hediyesi kısa paçalı kotum, turkuaz çoraplarım, ve şık tişörtüm ile ki oğlumdan çaldım; oğlumu beklemekteyim…..şimdi indi uçaktan….yok yok küpelerimi taktım; bordo saten masa örtüsünü de hazırladım kahvaltı için……küpesiz olur mu hiç?
05.02.2012 11.12
gece uyurken ne giyersiniz | ferihan | 2012-02-05 21:21:37 |
sıkılmadan sonuna kadar okudum.hoş naif kadınca inceliklerle dolu bir anlatım ellerine sağlık |