İÇİMİZE GİTMEK İÇİN
Yazamamak dağlarımdan demiş ve kalmışım en son.
Yazamamak derken akan kanları tüten toprakları dile getirmişim …
Gittim bayramda topraklarımı gezdim geldim, ve bugün acılıyız yine
Ama bir kişisel gelişim sitesi bu değil mi?
Derim ya hep toplumca da gelişim yazmalıyız diye; bu defa da insandan topluma çıkalım mı?
Gelişmek lazım insan olarak ; gelişmeliyiz ki birer, birer toplum olarak da gidelim bir yerlere.
O zaman ben size gelin gelişmek adına bisiklete binmeyi tam öğrendim derken çöp konteynırına nasıl çarpıp da sol alt göğsümün acısını anlatayım; ya da sevdiğim bir insanı kaybedince sol yan ağrımın bir başka olduğunu…..
Ve sonra da satırlar dizeyim; kendime doğru etmeye çalıştığım yolculukta bunların aslında ne kadar da önemsiz olduğunu anlatan; belki biraz da kendimi kandırmak adına….
İçinize yolculuk; kendine gidiş, siz yapıyor musunuz bunu?
Oralarda bir yerlerde içinizde olmak istediğiniz bir siz var mı yoksa sadece gündelik mi yaşıyorsunuz? Sözünü ettiğim başkasını örnek almak değil; ya da başkasını taklit etmek.
Sözünü ettiğim Mehmet isen daha iyi bir Mehmet olmaya çalışmak; Arzu isen daha güzel bir Arzu ; Ayşe isen daha insan bir Ayşe yaratmak….
Sözünü ettiğim bu: Özellikle HER ACI ÇEKİŞİNDE bu acının senin kapına gelişindeki günahlarını, kendini sorgulamak….
Ve kafanda bir sen varsa ulaşmak istediğin acıları da , sevinçleri de kafandaki insana giden yolda basamak olarak görmek….
Yani özetleştirip , somutlaştırırsak: Çarptığım çöp kutusuna çarpan bisiklet direksiyonum da bana çarptı ve canım çok yandı; hala yanıyor ancak 40 yaşından sonra bisiklete sonra da motosiklete binen bir Yonca olmak istiyorsam bu bir basamak ; acı da bir bedeldir….
Ya da aşka inanıyorsam; her buldum sandığımda döktüğüm yaşlar da güzeldir; cebime kalan anılar da benimdir….
Özetle kendimizi aramaya devam; kafamızdaki bize koşmaya devam; canımız yansa da bisiklet denemelerine, kalbimiz parçalansa da aşk aramaya , olan aşk için direnmeye selam…….
Ta ki birer birer biz olup dağlarda yanan ateşlerin; ölen gençlerin kalbini hissetmeyi ve toplumca isyan etmeyi öğrenene kadar……
Ta ki kişisel aşktan dünya aşkına ve ebedi aşka geçmeyi başarana kadar.
Ne demiş özünde tüm kitaplar: Kendimize ve İlahi bize ulaşmak istiyorsak önce insanı sevip affetmeyi bileceğiz……
Durun ama daha Mevlana gibi olamadım; hala var küçük zaaflarım…..
Umudum mu o çokkk…
KİŞİSEL BAŞARI SİTESİ; 23 Ekim 2007
Yorumlar
Aranan kriterlere Uygun kayıt bulunamadı
Yeni Yorum