ZAMANA DAİR
İKİ DAKİKA SONRA ORADAYIM
Siz de iki dakikacılardan mısınız?
Hani şu iki dakika sonra oradayım; ya da işi iki dakikada bitiririm diyenlerden.
Nasıl çıldırıyorum bu söze sanki iki dakikada yapılabilecek daha doğrusu yapılamayacak eylemleri bilemiyorum da ben.
Bir kere mümkün değil iki dakikada arabanıza bile binemezsiniz; iki dakikada ancak yapacağınız işin alet edevatını elinize alırsınız.
Peki öyleyse niçin bu alışkanlık, niçin kullanırız bu iki dakikada hallederim ‘i? Kendi zamanımıza saygısızlık, karşıdakini sakinleştirmek mi; yoksa gerçekten zamanın kıymetini ve birimini bilmemek mi? Galiba asıl olan zamanın farkında olmamak. O kadar hoyratça kullanıyoruz ki zamanı; o kadar bitmeyeceğine inanarak…
Sonra da ya bitmeyen işlerden, ya da sıkıntıdan geçmeyen günlerden şikayet ediyoruz. Bir öğrenebilsek kaliteli zaman kullanımını. Burada kast ettiğim kesinlikle sürekli çalışmak değil elbette.Burada sözünü ettiğim zamanın kölesi olmaktan çıkıp efendisi olabilmek. Burada sözünü ettiğim zamanın geçtiğini görünce bitirilemeyen işlere ; gidilemeyen eğlencelere
okunamayan
kitaplara bakıp da üzülmekten kurtulmak.
Peki nasıl olacak bu:
Hepimizin hayatında kategorilere ayrılabilecek eylemler vardır. Öncelikle kendimize göre bunları ayırmalıyız. Mesela mutlaka yapmamız gereken sorumluluklarımız ki bunların belli bir saatte başlayıp belli bir sürede bitirilmesi gerekir. Bu genelde işimiz ya da evde oturuyorsak ev işlerimizdir. Bunun arkasından bence vücudumuza ve beynimize karşı olan sorumluluklarımız gelir ki ; spor yapmak, temizlik,
kitap okumak ve zihnimizi çalıştırmak. Aslında spor yapmak, okumak sorumluluk ve zevki beraber içerir bence. Bir de asla bozulmaması gereken uyku düzeni. Ve tabi ki sadece keyif için olan keyifler.
Sorumluluklarımızı en iyi şekilde yerine getirebilmek için işimizin ehli olmalıyız ve bu konuda da zamanı nasıl en güzel kullanabileceğimiz bilmeliyiz. Bu yemek yaparken bile böyledir: Nice kadın bilirim kahvaltısı hazırdır ama tüm aile çayın kaynamasını bekler ;
Halbuki nedir ? Çay suyu en başta konursa kendini kaynatır. Ya da pilav en başta yapılırsa dinlenecek zamanı olur. Ve işte bakın ev işinde bile karşımıza planlama çıktı. Kısacası gelişi güzel değil farkında olarak zamanı kullanma çıktı.
Zamanı planlamada bence sorumluluklar dışında kalanı da çok önemli; kaliteli
yaşayabilmek ve bunda da en önemli negatif unsur o bomboş televizyon programları ki bu da apayrı bir konu.
Özetle zamanın efendisi olmak için önce yaşam faaliyetlerimizi sınıflandıracağız sonra da planlama yapacağız ve en önemlisi işi boş uğraşlara değil kaliteye yöneleceğiz.
Ve görevlerimizi olabilecek en kısa sürede en iyi yapabilmek için beyin ve eller olarak kendimizi geliştirmeye çalışacağız.
İşte size yine sabahın altısından bir yazı; şimdimi? Kahvaltı ve işe gitme hazırlıkları; tabi ki devam edecek….
Sevgiyle;
Eklenme Tarihi : 31 Ağustos 2006
Okunma : 2292
Yorumlar
Aranan kriterlere Uygun kayıt bulunamadı
Yeni Yorum