ÇAY KOKUSU VE ……..
Sabahın erkeni; gün
Yavaşça gözüme vurdu güneşin ilk narin ışıkları
Okuduğum masadan başımı güneşe doğru çevirdim; koyu dem çayımdan bir yudum daha alarak…..
Evimin kokularını içime çektim; arkamda koltuğun üzerinde yeni yıkanmış mutfak havlularının kokusu; balkona güneş doğmadan serdiğim oğlumun renkli kıyafetlerinin sabuna has kokusu……
Sakız sardunyamın narin aklığı……..
Ama en güzeli ise İzmir’ den yeni satın aldığım çelik minik demlik setimde demlenen çayın kokusu……
Çay kokusu; çay kokusu; sabahın serinini ısıtan çay kokusu……….
Mecbur kalmadıkça içemem poşet çayları; hele evimde asla;
Çünkü sabahın çay kokusu benim için yuvadır; sıcaklıktır, çocukluk
Özlediğim Siverek; özlediğim Güneydoğu Türküleri;
Çay kokusu evde hazırlanan kahvaltıdır; Urfa peyniridir, sıcak ekmektir……
Çay kokusu….
Demli olmalıdır benim çayım; tıpkı Yenişehir’ de bir öğle vaktinde anlatıldığı gibi koyu mürekkep kıvamında ve de şekersiz…….
Yeni dem olmalıdır; en güzeli ise babamın Siverek’ ten alıp da annemle bana yollamak için paketlerime eklediği çaydır……
Kısacası; uzun sözün kısası baba ocağıdır……
Her sabah uyanınca yaptığım ilk iştir çay demlemek; içilmeyecek bile olsa……
Evi çay kokusu sarmalı; oğlum annesinin uyanmış olduğunu; iyi olduğunu anlamalıdır…….
Çay kokusu……
NOT: Yenişehir’ de bir öğle vakti; bir Sevgi Soysal kitabı ; mutlaka okuyunuz……
Eklenme Tarihi : 28 Mart 2010
Okunma : 181
çay | nurten aktan | 2013-08-14 10:49:42 |
çayy demlenmişse eğer,atmam ayağımı eşikten dışarı bir yudumda olsa içerim mutlaka...her sabahın bu keyifle devam etsin güzel arkadaşım. |